Yenidoğan şebekesinin lideri hakim karşısında! ‘Ölüm çetesine davet edildim’

İstanbul’da Yenidoğan Çetesi Davası: Örgüt Lideri Fırat Sarı Savunma Yaptı

İstanbul’da, haksız kazanç sağlamak için bebeklerin ölümüne neden oldukları iddiasıyla yargılanan ‘Yenidoğan Çetesi’ davasında duruşmanın 6’ncı gününde hakkında 582 yıla kadar hapis cezası istenen örgüt lideri doktor Fırat Sarı, savunma yaptı. Sarı, “Buraya gelmek istedim. Hayattan bir beklentim yok artık her şeyi anlatmak istiyorum” sözleriyle savunmasına başladı. Hemşire Hakan Doğukan Taşçı ve Hasan Basri Gök’ü suçlayan Sarı, “Hayatımı kararttılar. Ekip varsa orada var” iddiasında bulundu. Sistemi kendisinin bulmadığını, davet geldiğini ileri süren Sarı, “Bu yapıyı ben keşfetmedim. Sen gel yap dediler” ifadelerini kullandı.

Teklifle Yapıya Dahil Olmuş

Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dünkü duruşmada hakim karşısına çıkan Fırat Sarı, FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişiminden önce güvenlik güçleriyle görüşüp, çalıştığını anlattı. “Hekim olarak, insan olarak yaşadığım toplumu, mesleğimi çok seviyorum. Ben onlara hizmet etmek istedim” diyen Sarı, Esenyurt Devlet Hastanesi’nden sonra 2018 yılında Esenyurt’taki Reyap Hastanesi’nde çalışmaya başladığını belirtti. Reyap Hastanesi’nde iyi çalıştığı için bazı hastanelerden işletme teklifi aldığını söyleyen Sarı, şunları kaydetti: “Bu yapıyı ben keşfetmedim. Onların işletmesi vardı daha önce. Bu yapıyı gördüm, yapabilir miyim diye düşündüm. Diğer sanık doktor İlker Gönen’le kafamız uyuştu. Sonra sayımız arttı. Hep teklif geldi. İşletme denilen yapı böyle başladı. Özel sağlıkta çok olan bir şey.

‘Yaşasa da Özürlü Kalacaktı’

112’ye rüşvet vererek hasta almadım. Öyle bir şey mümkün değil. 112 gerçekten özverili yapıyor işi. Uygun yerimiz varsa biz hastayı alıyoruz. O çocuk sevk edilmese zaten orada ölecek. Kadan bebekle ilişkilendirilmem zaten bir skandal. Bebek ölüyor ve fark edilmemiş. Ertesi gün, doğal olarak bebek hakkında tartışıyoruz. Karakoç bebek 3 kilo 200 gram doğmuş 2 kiloyken hayatını kaybetmiş diyorlar. Bebeğin midesi şişmişti. Ayrıca yeni doğan bebekler zaten ilk hafta kilo kaybeder. Halime bebek öldü, 1 saat içinde geri getirdik. Daha sonra Çorlu Reyap Hastanesi’ne sevk ettik, ama çocuğun yaşamayacağı ortadaydı. Ailesiyle konuştum; yaşasa bile özürlü kalacaktı. Yatış süreleri uzun değil. Olay toplumsal kıyamet kopunca herkes saldırıya geçti. Yaklaşık 15-20 bin yoğun bakım hastası baktım. Benim ölüm oranlarım, Türkiye’deki ölüm oranlarının altında. Anneler öfkeliler, haklılar bir şey demiyorum onlara. İddianamedeki ilaç satma suçunu sanıklar Hasan Basri Gök ile Hakan Doğukan Taşçı işledi. Benim hayatımı kararttılar. Ekip varsa orada var.” Mahkeme bir sonraki duruşmanın 26 Kasım’da yapılmasını kararlaştırdı.

‘Fişi Çekin’ Espriymiş!

Duruşmada mahkeme başkanı Sarı’ya, sanık hemşire Bahar Kanık ile aralarında geçen bir bebeğin fişini çekme konuşması soruldu. Sarı bu tape kaydına ilişkin, “O bebek için çok mücadele ettik. Durumu kötü bir bebekti. Öyle bir şey yok ama. Niye fişini çeksin. Şimdi bunu siz duyunca irrite oluyorsunuz ama bunlar muhabbet. Bir hastanın fişini neden çekelim? Ben hastaların uzun yatışı ile para kazanıyorsam neden fişini çekeyim? Keşke konuşmasaydım. Espri yapılmış ama yapılmaması lazımdı” dedi.

Sarı, savcının “Bir konuşmanda ‘bu sistemden herkes nasipleniyor’ diyorsun, bu sistem nedir?” sorusuna ise “Ticari bir ilişkiden bahsediyorum” diye cevap verdi. Savcının “Neden çalışanlarının üzerine şirket kuruyorsun ve kurmaya çalışıyorsun? Her şeyim legal diyorsun neden başkasının üzerine şirket kuruyorsun?” sorusuna sanık Sarı, “Çalışan doktorlarımızı ortak edecektim o shirkete. Medisense benimdi, oraya ortak almak istemedim” dedi. Cumhuriyet savcısının, “Sanık Hakan Doğukan ‘ben çocuk öldürmem Fırat Hocanın dediği gibi ilacını kesmem’ diyor açıklar mısın?” sorusuna ise örgüt lideri Sarı, “Ben çocuğun ilacını neden keseyim, kabul etmiyorum” yanıtını verdi.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top